Eğitim emekçilerinin mücadele birikimi sendika genel kurullarında heba edilemez!

Eğitim emekçilerinin mücadelesinde önemli bir uğrak olan Eğitim Sen’in son genel kurulu hayli olaylı geçti. Genel kurul tartışmalar, genel kuruldan çekilen gruplar, birbirini suçlamalar, ihraçlar ile gündeme geldi.
Eğitim Sen kuruluş sürecinde ve kuruluşundan sonra belli bir zamana kadar kamu emekçileri hareketinin öncü gücü ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun kurucusu ve öncüsü oldu. TÖS ’den, TÖB – DER ’den gelen öğretmen hareketinin tarihsel temsiliyetini üstlendi. Ne yazık ki bu durum uzun sürmedi.

Dar grupçu çıkarlar ve bu grupların yapmış oldukları ittifaklar ve koltuk hesapları eğitim emekçilerinin günlük ve tarihsel çıkarlarının önüne geçti. Bu durumdan rahatsızlanan eğitim emekçilerinin önemli bir kesiminin itirazları karşılıksız kaldı. Bunun sonucunda on binlerce eğitim emekçisi Eğitim Sen’den ayrıldı. Dar grupçu anlayışların koltuk hesapları, işçi sınıfının çıkarlarında uzak, ilkesiz ittifaklar yüzünde eğitim emekçilerinin ilerici birikimi heba edildi.
Eğitim Sen’ in 11. Genel kurulunda şimdiye kadar yapılan ilkesiz ittifaklar, koltuk hesapları nedeni ile çatırdadı. Hakim gruplar ve yancıları birbirini suçlamaya başladılar. Hem de bir birlerini ilkesizlikle, dar grupçulukla suçlayarak. Genel kurulda çekilen iki grubun açıklamaları geçmişleri ile çelişkilidir. Bu gruplar sanki şimdiye kadar yapılan ilkesiz ittifakların parçası onlar değilmiş, sendikaya hâkim grubun sınıf çıkarlarına uzak politikalarına şimdiye kadar ortak değillermiş gibi davranılıyor. Eğitim emekçileri açısından bu durum kabul edilemez. Bu grupların Genel kuruldan çekilmeleri geçmişteki yapmış oldukları yanlışları asla temize çıkartmaz. Eğitim Sen’ in bu hale gelmesinde büyük günahları vardır. 11. Genel Kurul sonuçları ile beraber Eğitim Sen Türkiye öğretmen hareketini mücadeleci tarihinde ve birikiminde uzaklaşmış, hatta kopma noktasına gelmiştir.
Eğitim emekçilerinin birikmiş büyük sorunları, yoksulluk, kadrosuzluk ve aynı zamanda gerici bir müfredatla karşı karşıya kalmıştır. Bütün bu sorunlar ortada dururken eğitim emekçileri sarı, işbirlikçi devlet sendikacılığı ile dar grupçu sendikal anlayışlar tarafında kuşatılmıştır. Eğitim emekçilerinin köklü bir örgütlenme ve mücadele tarihi vardır, TÖS’ ü TÖB-DER’İ yaratan onlardır.
Sınıf Tavrı olarak eğitim emekçilerini Eğitimde Sınıf Tavrı öncülüğünde yeniden ayağa kalkmaya çağırıyor. Eğitim emekçileri tarihsel geleneklerine dönerek, işçi sınıfın tarihsel çıkarlarını referans alarak, güncel sorunlarına odaklanan, aydınlanmacı, kamucu ve eşitlikçi bir eğitime öncülük ederek büyük bir mücadeleye girmelidir. Bunun için tüm eğitim emekçilerini kapsayan bir örgütlenmeye çağırıyoruz.

Sınıf Tavrı GYK